Süper Lig bu hafta sonu oynanacak müsabakalarla tamamlanıyor. Beşiktaş şampiyon oldu, Adana ve Antep gelecek sezon bir alt kümede mücadele edecek. Çoklarınca 6-7 hafta önce kesin küme düştü denen Çaykur Rizespor’da bir mucizeyi gerçekleştirerek gelecek sezonda Süper Ligde oynamaya devam edecek. Elbette bu temennimiz. Ama gerçekleşmesi zor bir temenni değil, mucize kısmı da bu haftanın sonuçları için değil, son 5-6 haftanın bütünü için.
İlk yarının (17 maç) sonunda Bursaspor 27 puanla ligde 5.sırada, Çaykur Rizespor’da 16 Puanla 15. sırada idi. İkinci yarıyla beraber Bursa puana hasret kalıyor ama Ç Rizespor’da da durum pek iç açıcı değil. Son 4 takım arasında sürekli. Son 3’e itmemiz gereken Kayseri’de o haftalarda sürekli puan almaya başlayınca yerel medyamız ve camia kümede kalma şansımızın kalmadığından hareketle kulübe, yönetime yüklendikçe yükleniyor.
Oysa bizim rakibimiz artık Kayseri değil, Bursa idi. İlk yarının başarılı ekibi timsahlar krizdeydi. 29. Haftada kendi sahalarında Galatasaray’a mağlup olup 35 puanda takılı kaldıklarında 17. sırada ki Çaykur Rizespor’un da 24 puanı vardı.
Ligin bitmesine 5 hafta kala arada ki fark 11 puan iken “hedefimiz Kayseri değil, bizden 11 puan önde olan Bursa’dır” diye yazdım sayfamda, yerel medyamızda. Alay edenler, gülümseyenler oldu. Oysa tablo netti, Bursa’nın kalan 5 müsabakası Çaykur Rizespor’a göre zordu. Üstelik 30. haftada yanı son 5 maçın ilkinde Bursa, Rize’ye geliyordu. O hafta Rize farklı galip geldi ama camia hala tablonun farkında değildi. Kasımpaşa deplasmanı öncesi İstanbul’daki Rize dernekleri RİMER ve RİDEF olarak şansımızın sürdüğünü mesajlarımızla camiaya duyurduk, moral verdik, kamuoyu oluşturduk. Kasımpaşa’da hesabımız tutmadı, ümitler tepe taklak olur gibi oldu ama beklentimize paralel Bursa’da kaybetmeye devam ediyordu. Geride kalan, ümitlerimizin büsbütün yeşerdiği 33.haftada Osmanlı deplasmanı öncesi var olan kara bulutlar müsabaka sonrası birden ortadan kayboluyor ve son hafta oynayacağımız Alanyaspor müsabakasında takıma destek çağrıları yayınlanmaya başlıyordu. Çünkü, Bursaspor Antalyaspor’dan sonra Gençlerbirliği ne de kaybediyordu. Kaybetmeleri gereken tek bir maç daha, Trabzon deplasmanı kalmıştı.
Trabzonspor’un geçmiş karnesi, spekülasyonları bir yana itiyor, bu müsabakanın futbol olarak sahada oynanacağını, as olanın da Çaykur Rizespor’un Alanyaspor karşısında mutlak galip gelmek olduğunu belirtmek istiyorum. Şimdi yönetimi, hocayı bir yana bırakıp Cumartesi oynayacağımız müsabakaya odaklanmalıyız. Passolig’imiz yoksa çıkarmalı, tribünde yerimizi almalıyız, müsabaka tamamlanana kadar 12.oyuncu olmalıyız. Ama bireyselin ötesinede geçmemiz şart; Osmanlıspor maçını Memiş Ağa Parkında taraftarla izleyen Belediye Başkanımız en azından ilçelerden taraftarların ulaşımını sağlamalı, Selahattin Bakır dostumun yazdığı gibi Çaykur Genel Müdürü de Cumartesi müstahsil ve çalışanları tribüne yönlendirecek tedbirler geliştirmeli.
Unutmayalım, Çaykur Rizespor sadece bir futbol takımı değildir; Rize’dir. Ekonomisidir, sosyalitesidir, dinamiğidir.
Recep Ali Aksoylu
