Advert
Advert
Advert

Fahrı Kasırga'dan Okur53'e Özel açıklamalar

Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri KASIRGA, yazarımız Erkan HACIFAZLIOĞLU’na yaşam öykünü içtenlikle anlattı.

Fahrı Kasırga'dan Okur53'e Özel açıklamalar
Fahrı Kasırga'dan Okur53'e Özel açıklamalar admin
Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Sayın Fahri KASIRGA ile Okur53 yazarlarından Sağlık Bakanlığı Başmüfettişi Erkan HACIFAZLIOĞLU makamında görüştü. Sayın KASIRGA yaşamöyküsünü ve tecrübelerini içtenlikle paylaştı. E.H.Sayın Müsteşarım sizi tanıyabilir miyiz? Nerede doğdunuz? Çocukluğunuz nerede geçti? Kaç kardeşiniz var ve aileniz hakkında biraz bilgi verebilir misiniz? F.K.20 Ocak 1953 yılında Rize’nin Çayeli ilçesinde dünyaya geldim. Çocukluğum Çayeli’nde geçti. E.H.İlk ve Ortaokulu nerede okudunuz? Şimdiki nesile örnek olması açısından o yıllardaki öğrencilik koşulları nasıldı? Yürüyerek mi okula gidiyordunuz? Gaz lambasında ders çalıştınız mı? F.K.İlk ve orta öğrenimimi Çayeli’nde tamamladım. O yıllarda öğrenci olmak bu günün şartları ile kıyaslandığında haliyle daha meşakkatli daha zor idi. Yeri geldi okula yürüyerek gittim. Yeri geldi gaz lambası ile ders çalıştığım oldu. O yıllarda köyümüzde elektrik yoktu. Bizler zor şartlarda okuyan bir nesildik. E.H.Liseyi nerede okudunuz? Lise yıllarınız nasıl geçti? F.K.Liseyi İstanbul Kabataş Erkek Lisesi’nde tamamladım. Lise yıllarım; kişiliğimin şekillendiği, aile ve memleket hasretinin ne olduğunu en ağır şekilde öğrendiğim yıllar oldu. Ailemle telefonla görüşemezdim. Ayda ya da iki ayda bir mektup yazar, memleketten haber sorardım. 1968 yılında, yani 15 yaşımda ayrıldığım memleketime o gün bugündür hasretim hep devam eder. Doya doya yaşayamam Rize’mi, Çayeli’mi, Ayder’ imi, Karadeniz’imi… E.H.Üniversite yıllarınızı ve o dönemin sosyo ekonomik ve politik atmosferini anlatabilir misiniz? F.K.Üniversite yıllarımı İstanbul’ da geçirdim. 1977 yılında İstanbul Hukuk Fakültesi’nden mezun oldum. O yıllar ülkemiz ve milletimiz için her anlamda zordu diyebilirim. Ülkemizin siyasi atmosferi ciddi boyutta karışıktı. Gençlerimizin birbirine düşürüldüğü her gün, her dakika öfke ve sinirin aklı silebildiği zamanlar yaşanıyordu. Sokaklar karışıktı. Anne babalar çocukları için endişeli bekleyişler geçirdi. Kardeş kanı akıyor, gençler birbirlerine kurşun sıkıyordu. Şehir kurtarılmış bölgelere ayrılmış, bir mahalleden diğerine geçmek imkansız hale gelmişti. Gerçekten ülkemiz ve milletimiz için zor yıllardı. Üniversitede okurken aynı zamanda Ok Meydanı’ndaki Piri Paşa İlkokulu’nda vekil öğretmenlik yapıyordum. 4 yıl süreyle çok sevdiğim öğretmenlik mesleğini yapmak inanılmaz keyifli idi. E.H.Mesleğe Rize hakim adayı olarak başladığınızı biliyorum. Bundan sonra görev yaptığınız yerler nerelerdir? Bu görev yaptığınız yerlerde gelecek kuşaklara örnek olarak aktaracağınız bir olayı anlatabilir misiniz? F.K.1979 Aralık ayında vatanî görevimi ifa etmek üzere Cumhuriyet Savcılığı görevimden ayrıldım, 1981 yılında Erzurum-Olur Cumhuriyet Savcı Yardımcısı olarak yeniden göreve başladım. Sonra Trabzon-Çaykara, Sakarya-Karasu Cumhuriyet Savcılığı ve Ordu-Fatsa, Diyarbakır, Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı görevlerinde bulundum. 26 Kasım 2001 tarihinde Ankara Cumhuriyet Başsavcısı olarak atandım. 3 Ekim 2003 tarihinde Adalet Bakanlığı Müsteşarı oldum.2007 yılında Genel Seçimler döneminde 8 Mayıs 2007- 29 Ağustos 2007 tarihleri arasında bağımsız Adalet Bakanı olarak görev yaptım. Daha sonra tekrar Adalet Bakanlığı Müsteşarlığı görevime döndüm. 1 yıl daha bu görevim devam etti. 18 Temmuz 2008 yılında Başbakanlık Başmüşavirliği’ne atandım. 5 yıllık Adalet Bakanlığı’ndaki üst yönetici konumum bana çok şey kazandırdı. Bakanım Sayın Cemil Çiçek önderliğinde, Hükümetimizin ve Sayın Başbakanımızın sağladığı imkanları en iyi şekilde değerlendirmeye çalıştık. Adalet Teşkilatı adeta altın çağını yaşadı bu dönemde. Sayın Başbakanımıza ve E.H.Bir dönem Adalet Bakanlığı yaptınız ve şu anda da Başbakanlık Müsteşarı olarak görev yapıyorsunuz? Yani adalet bakanı olarak Bakanlık teşkilatının en üst amiriydiniz. Başbakanlık Müsteşarı olarak da Bürokrasinin en tepesinde görev yapıyorsunuz? Bu iki kariyeri karşılaştırabilir misiniz? F.K.Yargı teşkilatı ile 1978 yılında tanıştım. Stajyer olarak başladığım bu teşkilatın her kademesinde görev yaparak zirvesine kadar tırmandım. Çok ciddi bilgi ve tecrübe birikimi oluyor haliyle. Dolayısıyla attığım her adımı bilerek, görerek atma şansım oluyor. Yıllarca özlemini çektiğimiz işleri yapmaya çalıştık. Planlarımız, programlarımız çok netti. Şimdi ise çok daha ağır bir sorumluluk üstlenmiş bulunuyorum. Bir kere dünya lideri ile en yakın çalışan kişiyim. Bu öyle çok kolay değil. Onun temposuna, enerjisine, mantalitesine ayak uydurmak gerekir. Kritik bir yer olduğundan hata yapmamak gerekir. Yapılacak hataların devletimize milletimize büyük zararları olabilir. Bu açıdan sorumluluğumun çok önemli olduğunu düşünüyorum. E.H.Yılda kaç kez Rize’ye doğup büyüdüğünüz köye gidebiliyorsunuz? Gittiğinizde çocukluğunuzda bıraktığınız köyün en çok neyini özlüyorsunuz? F.K.Biliyorsunuz insan hayatında, en çok çocukluğunu özler, en güzel anlar çocukluğumuzda yaşadıklarımızdır. Anne, babamız, kardeşlerimiz, arkadaşlarımız her şey çocukluğumuzda daha farklı, daha özel bir anlam teşkil eder. Çocukluğumu, köyümü, çocukluk arkadaşlarımı elbette ki özlüyorum. İşlerimizin yoğunluğu sebebiyle her zaman gidemiyoruz haliyle. E.H.Rize’mize yönelik yatırımları yıllardır yakından takip ettiğinizi biliyorum. Çay üreticisinin sorunlarının giderilmesi, organik çay üretimine geçilmesi Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’nin kurulması ve geliştirilmesi, turizm yatırımları, Rize Limanı’nın geliştirilmesi gibi sizlerin de büyük katkısı olan ekonomik gelişmeler konusunda söyleyecekleriniz nelerdir? F.K.Ülkemizin diğer şehirlerinde olduğu gibi Rize’mizde de pek çok güzel gelişmeler kaydedildi. Ekonomik, sosyal, kültürel anlamda şehrimiz hakikaten çok gelişti. Bu anlamda şehrimiz ve hemşehrilerimiz için çok sevindirici buluyorum. Bir Rizeli olarak bu gelişmelerden memnuniyet duyduğumu ifade etmek isterim. Üniversite Rize için gerçekten gurur verici. Sadece Rizeli gençlerimizin değil yurdun dört bir yanından eğitim için gelen gençlerimiz olacak. Rize’mizi tanıyacaklar ve birer fahri Rizeli olarak bizleri her yerde temsil edecekler. Rize’ nin daha da gelişmesi ve kalkınması için bundan sonra Bakanımız ve milletvekillerimizle birlikte bir bürokrat olarak bana ne görev düşerse yapmaya çalışacağım. Rize’mizin kalkınmasına katkı sağlayacağım. E.H.Ayrıca Rize’mize havaalanı yapılması çalışmaları var. Bunlarla ilgili projeler ne aşamadadır? F.K.Bildiğiniz gibi Sayın Başbakanımız seçimden önce geldiklerinde, hava alanı ile ilgili müjdeyi verdi. Hava alanı ile ilgili çalışmalar teknik düzeyde başladı. Rizeliler inşallah hava alanına kavuşacak. E.H.Sayın Müsteşarım birazda sosyal hayatınızla ve hobilerinizle ilgili sorular sormak istiyorum. İlk sorum olarak da hangi takımı tutuyorsunuz ve işten fırsat bulup maç izlemeye gidebiliyor musunuz? F.K.Sporla ilgim yapabildiğim spor dalları ile sınırlıdır diyebilirim. Kitle sporları ile fanatik düzeyde ilgilenmem. Yüzme, yürüyüş, binicilik gibi sporları fırsat buldukça yapmaya çalışırım. Galatasaraylı olduğumu zannediyorum. Ata sporlarına ilgim var. E.H.Özel bir hobiniz var mıdır? Kitap okumaya fırsat bulabiliyor musunuz? Yeni nesile okumalarını önereceğiniz kitaplar nelerdir? Kitap okumaya mümkün olduğunca vakit ayırmaya çalışıyorum. Dergileri takip ediyorum fırsat buldukça. Öncelikle tarih kitaplarını tavsiye etmek istiyorum gençlerimize. Tarihimizi bilmek önemli… Son zamanlarda tarihi anlamda epey güzel çalışmalar yapılıyor. E.H.Öğrencilikte ve çalışma hayatında başarılı olmanın ana kuralları nelerdir? Bize anlatabilir misiniz? F.K.Öncelikle hedefleriniz olmalı. Bir hedef belirlemek şart… Bunun yanında disiplin altın kurallardan biri diye düşünüyorum. Disiplinli ve dürüst bir şekilde çalışmak hem öğrencilikte, hem de çalışma hayatında başarıya gidebilmek için önemlidir. Zorluklar karşısında yılmamalı, zamanı çok iyi değerlendirmeli, günlerini kendi yetenek ve kapasitelerini geliştirmek, emsallerinden birkaç adım öne geçmeye çalışmakla geçirmelidir. E.H.Spor yapmaya fırsatınız oluyor mu? Yapıyorsanız ne tür sporlar yapıyorsunuz? F.K.Yürüyüş yapmayı çok seviyorum. Çocukluğumuz Çayeli’nin zümrüt gibi yemyeşil ortamlarında geçti. Haliyle doğal ortamda yürüyüş yapmak koşmak bana iyi geliyor. Yüzmeyi seviyorum. Son zamanlarda yüzmeye daha bir ağırlık vermiştim. Ayrıca at binmeyi çok severim. Ancak bu göreve atandıktan sonra tüm hobilerimden fedakarlık etmek durumunda kaldım. Askıya aldım diyebilirim. E.H.Yöresel yemeklerimizden en çok hangilerini beğenirsiniz? F.K.Bizim oraların bütün yemekleri güzel. Tabii ki ben en çok muhlama ile kara lahana dolmasını severim. Bir de kırmızı benekli doğal alabalık da bizim oraların olmazsa olmazıdır. E.H.Sayın Müsteşarım gelecek nesillere örnek olacak yaşam öykünüzü bizlere içtenlikle aktardığınızdan dolayı sizlere teşekkür ediyorum. F.K.Ben de size teşekkür ediyorum.
Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Güçlü Lider Güçlü Meclis İçin Doğrusu Ak Parti
Güçlü Lider Güçlü Meclis İçin Doğrusu Ak Parti
Artık yalnız değilsiniz, Rize’nin bir rehberi var!
Artık yalnız değilsiniz, Rize’nin bir rehberi var!