Saadet Partisi Rize Milletvekili Adayları Salih Uzun, Ömer Faruk Balcı ve Şaban Ali Dilsiz “Milli İttifak” adı altında “Birlikteyiz Saadet'teyiz” sloganı ile çıktıkları 7 Haziran genel seçim maratonu kapsamında Rize şehir merkezinde esnafla kucaklaştılar “Yeni Anayasa Bize Nasip Olacak” Evren'in darbe döneminden sonra çıkan Anayasası'nın halen yürürlükte olduğuna işaret eden Rize Milletvekili Adayı Salih Uzsun, “Kenan Evren öldü ama yasaları halen hayatta. 1982 anayasasından sonra siviller iş başına geldi. 32 yıldır ülkeyi sivil iktidarlar yönetiyor. Maalesef bütün hükümetler iktidara gelmeden önce demokratik sivil anayasa vaadi verdi ama yerine getiremedi. Yapmadı. Mevcut AKP iktidarına millet anayasayı değiştirecek çoğunluk verdi ama değiştirmediler. Politik olarak siyaseten milletin oyunu alıp gönlünü kazanarak darbe anayasasıyla yönetmeye devam ederler. Çünkü kendileri bu anayasalardan besleniyorlar. Onlar Kenan Evren'in anayasasıyla, darbe anayasasıyla ülkeyi yönetmeyi tercih etti. 7 Haziran'da milletimiz bunu değiştirecek. Yeni anayasa yapmak bize nasip olacak.” dedi. “Herkese Eşit Muamele Olacak” Yüzde 10 seçim barajına da değinen Uzun, bu oranın dünyanın hiçbir yerinde olmadığını belirterek; “Niye koydu bunu Kenan Evren? Çünkü kendi istediği parti olsun mecliste, istemedikleri meclise giremesin diye koydu. Kaldırdıkları zaman bizim hallaç pamuğu gibi onları atacağımızı biliyorlardı. Bizim önümüzü kesmek için bunu yaptılar. Biz seçim yardımını kaldıracağız. Herkese eşit muamele olacak” şeklinde konuştu. Seçim vaatlerini hatırlatan ve her yıl gelir düzeyinin en altında olan 100 bin kişiye ev sözü verdiklerini vurgulayan Uzun; “Kaynak nerede diyorlar? Senin saray paranla değil 100 bin tane, 300 bin tane ev yapılır. Biz saraylarda oturmayacağız. Bu ülkede 24 milyon insanın evi yokken Cumhurbaşkanı 12 trilyonluk sarayda oturamaz. Buna hakkı yok” ifadelerini kullandı. “Sıfır Çeken Çocuğumuz Kalmayacak” Eğitimin hiç olmadığı kadar yazboz tahtasına döndüğünün altını çizen Uzun; “Her ne kadar gizlemeye kalkarsa kalksınlar; 400 bin tane öğrenci 1 tane net matematik sorusu yapamıyor. 600 bin öğrenci 1 fen sorusu yapamıyor. Sıfır çekiyor. 12 yıl okuduktan sonra. Biz milli eğitimi öncelikli olarak milli kelimesine uygun hale getireceğiz. 12 yıl okuyan değil 1 yıl okuduktan sonra sıfır çeken çocuğumuz kalmayacak” dedi. Saadet Partisi Rize Milletvekili Adayı Şaban Ali Dilsiz ise “İlimle irfanla yiğitlikle yoğrulmuş olan Rize'nin insanlarına gel yola devam edelim dediğimizde onlar koşa koşa gelecektir. Çünkü biz tüm insanlık için yola çıkmış 2 kardeş partiyiz. Hukuk ve adalet diyoruz. Adalet mülkün temelidir. Adil bir hukuk sistemi derken, hırsızı arkadaşlarına değil bu ülkenin hâkimlerine yargılatacağız. Bunlarla suçlanan bir bakanı aynı partinin milletvekiline teslim ettikten sonra onların vereceği karar adil bir karar mı olur? Peki, nasıl olmalı? Mademki milletvekili arkadaşlarının durumunu takip etmek istiyor. O zaman soruşturma komisyonunu meclis kursun ama hırsızın arkadaşlarından değil. Yüksek hâkimlerden kursun.” dedi. “Üretim Seferberliği Başlatacağız” Ekonomi alanında köklü çözümlerinin olduğunu söyleyen ve üretimin teşvik edileceğine değinen Dilsiz; “Üretmeyen bir ülkenin ayakta kalması mümkün mü? Tarım teşvik edilecek. Dağlarımız sürülerle süslenecektir. Ekilmeyen bir arazi, sürüsüz bir dağ ve orman bırakılmayacaktır. Tam anlamıyla bir üretim seferberliği başlatacağız. Hukukta adalet, kazançta bereket, okulda fazilet, toplumda ahlâk ve maneviyat. Bunları bir bütün olarak hayata geçireceğiz” dedi. “Üretmeyen Bir Ekonomi Ayakta Kalamaz” Sözlerinin devamında vaatlerini sıralayan Dilsiz emekli, engelli ve esnaf odaklı konuşmasında şunları söyledi; “Emekliler için bir emekli bakanlığı kuracağız. Onların dertleriyle ilgilenilsin diye. Engelliler için Engelliler bakanlığı kuracağız. Esnaf için de Esnaf Bakanlığı kuracağız. Saydığımız bütün bu kitleler için devlet bankalarına olan faiz borçlarını sileceğiz. Türkiye'nin 3 tarafı denizlerle çevrili. Büyük lokantalara gittiğinizde bir takım balıkların dışarıdan geldiğini görürsünüz. Bizim balıklarımız bitti mi? Hayır. Ama ithalat kolay geliyor. Üretmeyen bir ekonominin ayakta kalması mümkün değildir.”