Advert
Advert
Advert

Ankara'daki saldırıya Rize'den lanet yağdı

Ankara Kızılay'da 13 Mart akşamı meydana gelen terör saldırısıyla ilgili Rize Ülkü Ocakları, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi ve Müsiad Rize Şubesi tarafından kınama mesajı yayımlandı.

Ankara'daki saldırıya Rize'den lanet yağdı
Ankara'daki saldırıya Rize'den lanet yağdı admin

RTEÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin KARAMAN Terör Saldırısını Kınadı

“Ankara Kızılay’da 37 vatandaşımızın hayatını kaybetmesi ve 122 kişinin yaralanması ile sonuçlanan hain terör saldırısını nefretle kınıyorum.

Bilinmelidir ki, terörün milliyeti, dili, dini ve ırkı yoktur. Terör, birilerine göre iyi birilerine göre kötü olamaz. Terör herkese ve her anlayışa göre kötüdür ve kabullenilemez. Unutulmamalıdır ki, Türkiye, can evine yöneltilen silahlar karşısında geri çekilecek veya teslim olacak bir ülke asla değildir. Ve ülkemiz, önceden olduğu gibi küresel vicdanın sesi olmaya devam edecektir.

Huzur ve güvenliğimizi hedef alan kandan, kaostan, nefretten beslenen terör destekçilerini, terörün arkasındaki iç ve dış güçleri nefretle kınarken bu hain terör saldırısında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza da Allah'tan rahmet, yakınlarına ve milletimize sabır ve başsağlığı yaralılarımıza acil şifalar diliyorum."

MÜSİAD: "Terörü Lanetliyoruz"

MÜSİAD Rize Şube Başkanı Mahmut Dabak, Pazar günü akşam saatlerinde Ankara-Kızılay'da gerçekleştirilen terör saldırısını kınadı.

Tarifsiz bir üzüntü içinde olduklarını belirten Dabak, terör saldırısını lanetleyerek şu görüşlere yer verdi: "Milletimizin canı bir kez daha yanmıştır. Ülkemiz, teröre boyun eğmeyecektir. Bu hain saldırıda hayatını kaybeden vatandaşlarımız; hepimizin kardeşleri, arkadaşları, evlatlarıdır. Acımız büyük. Ülkemizdeki birlik ve beraberliği hedef alan bu alçak saldırganlar amaçlarına ulaşamayacak, bizleri yıldıramayacaktır. Ülkemiz, teröre boyun eğmeyecektir. Gün, birlik beraberlik günüdür.Vatandaşlarımız paniğe kapılmamalı ve tedbirli davranmalı. Hain saldırılar, vatandaşlarımızın demokrasi ve huzur iradesini kırmamalıdır. Saldırıda hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara da acil şifalar diliyoruz."

ADD Rize Şubesinden kınama

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Rize Şube Başkanı Ömer Toprak yaptığı açıklamada şunları dile getirdi, “Kızılay ‘da terör örgütü tarafından düzenlenen, halkımızı açıkça hedef  alan bu alçakça saldırıyı lanetliyoruz. Başımız sağolsun. Ulus ve devlet mahallesinde ki kaybettiğimiz yurttaşlarımızın acısı dinmeden Kızılay'da 37 insanımızı daha terör saldırısında kaybettik, 125 yaralımız var. Ülkemizi, milletimizi ve bölünmez bütünlüğümüzü hedef alan bu saldırılar hiç şüphesiz içteki işbirlikçilerin destekleri ile yapılıyor. Teröre terör diyemeyenleri, bu düşmanca saldırıları yapan eli kanlı terör örgütlerini, arkasında ki açık, gizli destekçilerini bir kez daha lanetliyoruz. Gaflet, Delalet uykusundan uyanalım. Karanlık ve tehlikenin farkına varalım.

Şehitlerimize rahmet, yaralanan kardeşlerimize acil şifalar dileriz.”

Rize Ülkü Ocaklarından Ankara’daki Hain Saldırıya İlişkin

Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Rize İl Başkanlığı adına açıklama yapan Hasan Fehmi Demir mesajından şunları belirtti; “Malûmunuz olduğu üzere dün (13 Mart 2016) akşam saatlerinde, başkentimiz Ankara’nın kalbi Kızılay Meydanı’nda canlı bomba saldırısı gerçekleştirilmiş ve maalesef onlarca vatandaşlarımız hayatını kaybetmiş, yaralanmış ve çevredeki araçlar ile işyerleri de ciddi şekilde zarar görmüştür. Evvela bu menfur saldırıda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Cenab-ı Allah’tan rahmet, yakınlarına ve Büyük Türk Milleti’ne başsağlığı, yaralılarımıza da acil şifalar dileriz.

Millet olarak üzüntü ve acı içerisinde müşahede etmekteyiz ki; uzunca bir süredir Ülkemizin ve Milletimizin âli menfaatlerine ipotek koymak isteyen, bölünmez bütünlüğümüze kast eden gafiller, kirli emellerine ulaşmak üzere ahlâki, vicdanî ve hatta insanî hiç bir değer gözetmeksizin alçakça saldırmakta; ülkemiz, her güne kan, gözyaşı ve kaos içinde uyanılan, bombaların patladığı, güvensizlik ve korku ortamının hakim olduğu bir üçüncü dünya ülkesine çevirmeye çalışılmaktadır.

Uzunca bir süredir beslenen, gücünü ve eylem kabiliyetini arttıran bölücü terör örgütü, Ülkemizin Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ni sınır tanımadan alçakça yakıp yıkmış, Aziz Milletimizin yurdunu, yuvasını, ocağını yaşanmaz hale getirerek milletimizi kendi öz yurdundan göçe zorlamış; son olarak da daha önce benzeri görülmemiş ölçüde organize bir şekilde Ankara’nın kalbinde bombalı saldırılar gerçekleştirmiştir. Bütün bunların yanında bölücü alçaklar, sürekli yeni isimlerle kurulan yapılanmalara giderek ulusal ve uluslararası kamuoyunda destek arayışlarını dün olduğu gibi bugün de pişkince sürdürmeye devam etmektedirler. Türk Milleti’nin en aziz kurumu olan Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında yuvalanan “bölücü örgüt vekilleri” hain teröristleri kast ederek “gerillâ analığı”na soyunurken, terör finansmanı, kandan ve kaostan beslenen sömürgeci güçler teröristleri ve çeşitli yapılanmalarını “aktivist” olarak nitelendirmektedir. Kendilerine “aydın” diyen sözde akademisyen ve gazeteci gibi kılıklara bürünen şarlatanlar ise terörle mücadele eden güvenlik güçlerini katliam yapmakla suçlarken “özerklik” ve “özgürlük” naraları atarak bölücü terör örgütünü açıktan desteklemektedirler. Üniversitelerde yuvalanan öğrenci kılıklı teröristler yetkililerin ve idarecilerin tavizleri neticesinde ellerini kollarını sallayarak fakülte ve yerleşkelerde bölücü örgüt propagandası yapmakta, kendilerinden olmayan Türk gençlerinin ve hain emelleri önünde en büyük engel olarak gördükleri Milliyetçi ve Ülkücü öğrencilerin hayatlarına kastetmekte; bütün bunlar ise “karşıt görüş” adı altında masumlaştırılmak istenmektedir. Bu manzaranın en hazin ve vahim yanı ise vatandaşlarımızın can ve mal kaybı neticesinde mağdur olmalarının yanında ülkemizde “milli şuurun” öldürülmeye çalışılması ve milli kaynaklardan beslenen bir takım zevatın ve maalesef yanlış politikalarla siyasîlerin de buna çanak tutmasıdır.

Özellikle son yıllarda yaşananlar göz önüne alındığında uluslararası taşeronluk vazifesini üstlenen bölücü örgütün, Ülkemizin Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri’nde gerçekleştirdiği zulüm, katliam ve terör ortamını Türkiye geneline yayarak cephesini genişletmeye çalıştığı görülmektedir. Devlet ile paçavra ve paravan bir örgüt arasında âdeta “savaşın yaşandığı” anlayışı oluşturularak Türk Devleti’ne ve Türk Milleti’ne diz çöktürmek istenmektedir.

Şunun iyi bilinmesini isteriz ki: cennet ülkemizi cehenneme çevirmek isteyenler şüphesiz ki bölücüler ve onların destekçileridir. Ancak bölücü hainlerin bugünkü lojistik ve eylem kabiliyetine sahip olmasının müsebbibi de “çözüm süreci ortamı” ve açılımcı zihniyettir.

Türkiye Cumhuriyeti Devletini sadece bir binadan ve bir bayraktan ibaret sanan alçaklar ve iş birlikçileri yeri ve zamanı yeldiğinde Türk Milleti’ nin gücü ve kudretini göreceklerdir. Bağımsızlığı ve istikbali önünde hiçbir engel tanımayan, demirden dağları eriten, aşılamaz denilen surları yıkan bu necip millet, üç beş soysuz şarlatana pabuç bırakacak değildir. Yüce milletimizin kudreti ve birlik beraberliğe olan inancı bir gün mutlaka boynu tasmalı hainleri de, tasmayı elinde tutanları da boğacaktır.

Bu ve bunun gibi menfur saldırılar bizleri ve milletimizi asla korku ve infiale sevk etmeyecek, aksine bölücü terör karşısında bilenmemizi ve millet olarak birbirimize daha da sıkı kenetlenmemizi sağlayacaktır. Dualarımız özellikle Güneydoğu’da terörle mücadele eden güvenlik güçlerimizin muzafferiyeti içindir.

Ülkü Ocakları olarak Aziz Milletimiz ile omuz omuza, gönül gönüle gerçekleştireceğimiz Kut’lu yürüyüşümüz daim devam edecek ve Devlet Asla Diz Çökmeyecektir!”

Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Güçlü Lider Güçlü Meclis İçin Doğrusu Ak Parti
Güçlü Lider Güçlü Meclis İçin Doğrusu Ak Parti
Artık yalnız değilsiniz, Rize’nin bir rehberi var!
Artık yalnız değilsiniz, Rize’nin bir rehberi var!